Yönetim Sözlüğü

Aranan Kavram

Anomi

Sosyal bağın zayıflaması şeklinde ifade edilen anomi, sözcük anlamıyla “kuralsızlık ve değersizlik” durumunu anlatmak için kullanılır. Etimolojik olarak Yunan anomos sözcüğünden gelen kavram, sözcük anlamıyla “normsuz, yasasız olma” durumunu ifade eder. Anomi, bir toplumda kuralların geçerliliğinin yitirilmesi ve toplum tarafından benimsenecek yeni kuralların yaratılamaması ile bireyleri toplumsal bütüne bağlayan bağların kopması hali olarak nitelendirilir. Başka bir deyişle anomi, bireylerin belirli bir toplumda insan davranışlarını düzenleyen ve idealleri yansıtan sosyal değerlerle ilişkisinin zayıflaması veya kopmasıdır.
Durkheim, E. modern yaşamın anomi tehdidi altında olduğunu belirterek kavramı, dünyadaki değişim süreçlerinin yol açtığı, toplumsal normların bireysel davranışlar üzerindeki sınırlamalarının yitirilmesiyle sonuçlanan amaçsızlık ve umutsuzluk duygularını betimlemek için kullanılır.  Sosyal normlardan sapma durumu olan anominin, toplumun bireye önerdiği amaçlar ile bireyin söz konusu amaçlara ulaşmak için sahip olduğu yasal imkânların uyuşmadığı zaman güçlendiği ifade edilir. Toplum ve birey için acı veren bir durum olarak ifade edilen anominin, kendi çıkarlarını kontrol altına almaya çalışan toplumsal güçlere karşı mücadele eden bireyin giderek artan özerkliği şeklinde vurgulandığı görülür. Bireyin toplumsal bilincin zayıflamasına bağlı olarak gerçekleşen kendinden ne beklenildiğini bilmemesi hali olan anomi, tedavi edilebileceği düşünülen bir pataloji olarak değerlendirilir. 
Merton, R. K. kurumsal bütünün, kurallara muhalefet olmayı ve hatta onları çiğnemekten zevk almayı ortaya koyduğunu belirterek, kurumlardaki aşırı uyumculuğun yanında, karşıtı olan anomiyi üretebildiklerini de ileri sürer. Mayo, E. da toplumun entegrasyonu sağlama yeterliliği olmadığını savunarak, teknik değişimlerin (düşmanlık eğilimi, işbirliği yapma isteğinde gerileme, irrasyonel davranışlar geliştirme vb.) artması sebebiyle, anominin çağdaş bir sorun olduğunu vurgular. 

 

Günün Kavramı

Çift Döngülü Öğrenme

Argris, C. örgütsel öğrenmeyi tek döngülü ve çift döngülü olarak tanımlar. Çift döngülü öğrenmeyi, davranışı yönlendiren referans sisteminin değişmesi şeklinde ifade eder. 
Çift döngülü öğrenme, hataların belirlenip ortaya çıkarılması ve düzeltilmesi süreci olarak ele alınır. Örgütsel öğrenmenin üretken tarafını oluşturan ve örgütsel yapı ile ilgili olan çift döngülü öğrenme, sorunları derinlemesine inceleyerek, hataların neden kaynaklandığını sorgular. Çift döngülü öğrenme, verilen işi başarmak için gerekli bilginin elde edilmesinden çok verilen işin yeniden düşünülerek, işin başarılmasının faydalı olup olmadığının değerlendirilmesidir. Bağlamın çerçevesini çizen temel varsayımları, inançları ve değerleri sorgulatan çift döngülü öğrenme, temel bir değişimin gerekliliğini anlamaya katkı sağlar.

Bunu Biliyor muydunuz?

Eşsonluluk

Eşsonluluk ile bir sistemin aynı son duruma farklı ve özgün başlangıç noktalarından ulaşacağı ifade edilir. Sözü edilen ilkeye göre çeşitli ve özgün konfigürasyonlar ile maksimum performansa ulaşmak söz konusudur. Bu bağlamda “en iyi uygulama” bakış açısının kabul edilmediği görülür. Eşsonluluk ilkesi kapsamında tahminlerle ilişkili belirsizlik değerlendirilirken, birçok kabul edilebilir temsilin göz önünde bulundurulması gerektiğine vurgu yapılır. Sözü edilen ilke açısından, süreçlerin iyi bir temsili olan bir dizi denkleme sahip olunduğundan emin olunmasının dahi, sahip olunan sınırlı bilgi ile mükemmele veya en iyiye ulaşmayı garantilemedikleri kabul edilir.

Kelime Öner

Son Aranan Kavramlar

    Yeni Eklenen Kavramlar

    Kitap Öner