Yönetim Sözlüğü

Aranan Kavram

Bentham, J.

Toplumsal yaşamı faydacılık çerçevesinde analiz eden Bentham, J., kavramı sistemleştirmeyi deneyerek, toplum üyelerinin refahını arttırmayı hedefleyen kapsamlı bir yaşama tedbirleri sistemi ortaya koyar. Bu faydacı yaklaşımla Bentham, J., toplumda bireyler arasında yaşanan çıkar çatışmalarının, yasa koyucuların prensipleri arasında yer alması beklenen mutluluk ile düzene koyulacağını ileri sürer. Bentham, J., toplumsal etkileşimler çerçevesinde ele aldığı bireyin doğasını niceliksel açıdan değerlendirerek, toplumsal refahın artışına hizmet eden yönetim anlayışı tasarımı ile faydacılık kavramına katkı sağlar. Bentham, J., hedefini, “mümkün olan en yüksek sayıda birey için mümkün olan en büyük mutluluk” diye tanımlarken, bireysel mutluluk için genel hedefle uyumlu hale gelen bireysel çabanın, bireysel mutluluğa hizmet edeceğini belirtir. Bentham J.’nin faydacılık kavramı ile ilgili çalışmalarının yanında; sosyal tabakalaşma, suç ve suçluluk üzerine çalışmaları da mevcuttur. Ampirik gözlemden yararlandığı sözü edilen çalışmaları arasında “kilit altına alınmış, kapatılmış bireylerin” sürekli gözlenmesini sağlayan cezaevi tasarımının (panoptikon) ön plana çıktığı görülür.

Günün Kavramı

Fordizm

Fordizm kavramı, motor endüstrisi ile simgeleşmiş belirli bir örgütlenme biçimini ifade etmek için kullanılır. Kitlesel pazara yönelik kitle üretim sistemini anlatmak için kullanılan kavramın içeriğinde, çok miktarda standart ürün üretilmesi, üretilen mallara pazar sağlamak ve işçi sınıfı kültürünün yeniden şekillenmesi konularının yer aldığı görülür. Buna ek olarak, çeşitli endüstri dallarına yayılarak tüketici alışkanlıklarının değişmesine ve yaşam standartlarının yükselmesine yol açan fordizm akımının temsil ettiği zaman dilimine; sendikalaşma, toplu pazarlık, kıdem hakları ve ödeme koşullarını belirleyen anlaşmalar dönemi denildiği ifade edilir. 
Kitlesel üretim ürünü olan malların piyasasının kısıtlı olması sebebi ile bireylerin ürün talep sınırlamalarına yönelik çözümün; çeşitlendirme, uluslararasılaştırma, yoğunlaştırma faaliyetlerini içeren neo fordizm ile sağlandığı görülür. İstihdam seviyesinin azalarak doymuş talep krizinin yaşandığı küresel pazarda, talep durgunlaşması ile yükselen işsizlik sonucu yeni üretim tarzına işaret edilerek post fordizm dönemine girildiği savunulur. Bu bağlamda, örgütlerin; ürünün kendisinde değişim yoluyla veya markalaşma ve reklam verme yöntemleri ile ürünlerini farklılaştırarak onlara değer katmaya çalıştıkları ifade edilir.

Bunu Biliyor muydunuz?

Bilişsel Çelişki Kuramı

Festinger, L. (1957) tarafından geliştirilen kuramda, tutumun bilişsel ve duygusal bileşenlerinin davranışsal bileşenlerden etkilendiği ve bireyin değişik bir davranışta bulunduğunda tutumunun değiştiği vurgulanır. Başka bir ifadeyle, Bilişsel Çelişki Kuramı, bireylerin tutumlarını değiştirmenin yolunun davranışlarını değiştirmekten geçtiğini ortaya koyar. Düşük çelişki ve uyumsuzluk düzeyinde, durağan ve kararlı bir denge durumu içinde yaşamayı isteyen bireylerin, çelişki yaratan bilişlerden, duygu ve davranışlardan kaçındıkları, biliş öğeleri arasında bir tutarlılık oluşturmaya ve mevcut tutarlılığı korumaya çalıştıkları belirtilir. Tutum değişim sürecinin anlatıldığı kuramda bireylerin temel eğilimi olarak, bilişsel tutarlılığı olabildiğince sağlamak ve korumak ifade edilir. 
Çelişkiyi azaltmaya yönelik bilişsel öğeler değişmediğinde veya bilişsel öğelerin yenileri ortaya çıktığında, çelişki ve tutarsızlıkla kalamayan bireylerin tutarlılığı destekleyen ve bilişsel sonuçları olan davranışlara yöneldikleri görülür. Çelişkinin kaynağına göre bilişsel tutarlılık, çelişki yaratan unsurun değiştirilmesi ile sağlanır. Çelişen öğelerin sayısının azaltılırken uyuşan öğelerin sayısının arttırılması, çelişen öğelerin öneminin azaltılmasının yanında uyuşan öğelerin öneminin arttırılması veya her iki yolun birlikte kullanılması ile bilişsel çelişkinin azaltılmaya veya indirgenmeye çalışıldığı anlaşılır. Başka bir ifadeyle, tutumlara ters düşen davranışlarda bulunmanın bilişsel çelişkiye neden olduğu, çelişkinin büyüklüğüne bağlı olarak çelişkiyi; “çelişkiye neden olan davranışı geri çekerek, çelişkinin önemli olmadığını kabullenerek veya tutumları davranış doğrultusunda değiştirerek” azaltmanın mümkün olduğu anlatılır. 

Kelime Öner

Son Aranan Kavramlar

    Popüler Kavramlar

    Yeni Eklenen Kavramlar

    Kitap Öner