Yönetim Sözlüğü

Aranan Kavram

Çift Döngülü Öğrenme

Argris, C. örgütsel öğrenmeyi tek döngülü ve çift döngülü olarak tanımlar. Çift döngülü öğrenmeyi, davranışı yönlendiren referans sisteminin değişmesi şeklinde ifade eder. 
Çift döngülü öğrenme, hataların belirlenip ortaya çıkarılması ve düzeltilmesi süreci olarak ele alınır. Örgütsel öğrenmenin üretken tarafını oluşturan ve örgütsel yapı ile ilgili olan çift döngülü öğrenme, sorunları derinlemesine inceleyerek, hataların neden kaynaklandığını sorgular. Çift döngülü öğrenme, verilen işi başarmak için gerekli bilginin elde edilmesinden çok verilen işin yeniden düşünülerek, işin başarılmasının faydalı olup olmadığının değerlendirilmesidir. Bağlamın çerçevesini çizen temel varsayımları, inançları ve değerleri sorgulatan çift döngülü öğrenme, temel bir değişimin gerekliliğini anlamaya katkı sağlar.

Günün Kavramı

Duygusal Emek

Bireyin temel unsur olduğu hizmet sektöründe duyguların yönetilmesinin önem kazanması ile ortaya çıkan duygusal emek kavramı, işin gerektirdiği bazı duyguların paydaşlar tarafından gözlenerek fark edilir biçimde düzenlenmesi ve bu iyileştirmeleri beden diline yansıtmaları olarak tanımlanır. Başka bir ifadeyle duygusal emek, müşterilerini ikna etme, imaj yaratma, beklentilerini karşılama çabası ile ücret karşılığında duygularını bastırarak iş yapmaları olarak açıklanır. 
Hizmet sektörü çalışanlarının müşteri memnuniyetini yükseltmek amacıyla duygusal emek kullandıkları görülür. Zaman içinde farklı bakış açılarıyla incelenen kavramın boyutları arasında; gerçekte hissedilen duyguların gizlenerek rol yapmak şeklinde hareket edildiğini gösteren yüzeysel davranış, sergilenmesi istenen duyguların gerçekten hissedilmeye çalışılması ile rolün içselleştirilmesini sağlayan derin davranış ve rol yapamaya gerek duyulmadan sergilenen samimi davranış olarak sıralanır. 
Duygusal emeği etkileten faktörler arasında; bireysel (cinsiyet, yaş, eğitim düzeyi vb.) ve örgütsel (otonomi, sosyal destek vb.) faktörler yer alır. Duygusal emeğin bireysel sonuçları arasında; iş verimliliğini arttırması, çatışmayı azaltması yer alırken, çalışanların örgütsel amaçlar doğrultusunda duygularını kontrol etmelerinin farklı boyutlarda stresi arttırdığı kabul edilir. Duygusal emeğin hizmet üreten örgütlerin amaçlarını gerçekleştirmeye katkısı bulunurken, örgüt içinde ve iş çerçevesinde sergilenen duyguların müşteri ilişkilerinde olumsuz algılanması ile işgörenlerin işten ayrılmalarına varan stres kaynaklı sorunları (iş tatminsizliği, tükenmişlik, yabancılaşma vb.) ortaya çıkarabildiği de ifade edilir. 

Bunu Biliyor muydunuz?

Fenomenoloji

Fenomenoloji; Yunanca görüntü, açık olan, kendisini gösteren anlamına gelen, phainomenon ve bilim/bilgi anlamına gelen logos kelimelerinden meydana gelir. Kavramın ilk olarak Hegel, W. F. tarafından ortaya atıldığı, Husserl, E. tarafından yaygınlaştırıldığı görülür. Fenomenolojik yaklaşım kapsamında, olayların bireye göründüğü haliyle temel özelliklerine dayanarak gözlenmesi ve betimlenmesinin başka bir ifadeyle esas olana indirgenmesinin amaçlandığı ifade edilir. Sosyal olguların nasıl algılandığına önem veren bir bakış açısına dayanan fenomenoloji, örgütsel çalışmalara yöne veren önemli bir felsefi yaklaşım olarak ele alınır. Sosyal olguların kişilerin bilinçleri ile şekillendiğini savunan fenomenoloji, sözü edilen sosyal olguları yaşamın içinde deneyimlendikleri halleri ile inceler. Başka bir ifadeyle, bilinçli bir biçimde algılanan sosyal olguların düşünülenden farklı olabileceğini ortaya koyarak, olayların gözlemciye nasıl göründüğünü, gözlemcinin deneyimlerini inceleyerek anlamaya çalışır. 
Sosyal dünyayı anlamada pozitivist bilimselliğe karşı alternatif bir bakış açısı sunan fenomenolojinin, örgütsel analizin odağına örgüte ait aktörlerin sübjektif yorumlarını anlamayı yerleştirdiği görülür.

Kelime Öner

Son Aranan Kavramlar

    Yeni Eklenen Kavramlar

    Kitap Öner