Yönetim Sözlüğü

Aranan Kavram

Bireycilik-Toplulukçuluk/Kollektivizm

Hofstede, G.’nin sosyal kültür modeline göre bireylerin hayatlarının sonunda kadar bir toplumsallaşmaya tabi oldukları kabul edilir. Bu sürecin farklı toplumsal mekanlarda ve düzeylerde gerçekleştiğini savunan Hofstede, G.’nin ideal toplum tanımında; erdemin, alçak gönüllülüğün ve doğruluğun ödüllendirildiği ve bireyin kendi yararına çalışırken topluma da yarar sağladığı bir düzen ifade edilir. Kültürel değerlerin öğrenildiği, bireysel beceriler oranında öğrenilenlerin zenginleştirilerek yeniden çevreye sunulduğu bir sisteme vurgu yapılır. Bu bağlamda, ulusal kültürün unsurlarının, toplumun; "bireyci-toplulukçu ve güç mesafesine yönelik değerleri ile eril (erkeksi, maskülen), dişil (feminen) özellikleri, belirsizliğe toleransı ve de erdemliliğinin", söz konusu ülke sınırları içinde kurulan örgüt kültürünü etkilediklerine işaret edilir.
Sosyal kültürün boyutlarından olan bireycilik-toplulukçuluk; kültürler arasındaki farklılıkları dikkate alarak, bireyin ve/veya grubun istek, ihtiyaç, değer ve hedeflerine odaklanarak ele alınan önemli bir değişken olarak ifade edilir. Hofstede, G.’ye göre toplumların sözü edilen tüm faktörler açısından farklılaştıkları kabul edilirken, farklılığın en önemli boyutunun bireycilik-toplulukçuluk olarak öne çıktığı görülür.
Bireycilik-toplulukçuluk, bireyler arasındaki “toplumsal bağlantılılık” olarak da ifade edilir. Bireycilik, kendini; benzersiz, sınırlı ve diğerlerinden ayrı olarak görme ve kişisel amaçları ve hedefleri gerçekleştirmeye çaba harcama eğilimi olarak karakterize edilirken, toplulukçuluk kavramının,  topluluk hedefleri, topluluk hakları, dayanışma, daha büyük topluluğa üyelik, işbirliği ve uyumu ifade ettiği görülür. Bireycilik-toplulukçuluk ayrımı, birbirinden farklılaşan bireylerden çok kültürler dikkate alınarak kavramsallaştırılır. Sözü edilen kavram, uluslararasındaki kültürel farkları tanımlamak için kullanılır. Kültürel düzeyde bireycilik ve toplulukçuluk, birbirini dışlayan, iki kutuplu bir ölçeğin karşıt uçları olarak tasvir edilir. Bireycilik, gruplardan ve topluluklardan bağımsız olmayı vurgularken, toplulukçuluk, bireylerin bağımsızlığına vurgu yapar. Sosyal kültürün sözü edilen boyutunda, bireysel ihtiyaçlar ve istekler ile toplumun ihtiyaçlarının ve isteklerinin önceliğine dikkat çekilir. Bu bağlamda boyut ile kültürel farklılıkların en belirgin şekilde ortaya çıktığına ve birçok araştırmada kullanıldığı bilinen bir ayrım olduğuna işaret edilir. Bireycilik-toplulukçuluk çerçevesinde yapılan kültürlerarası çalışmaların çoğunda, Hofstede, G.’nin ülke düzeyinde yaptığı araştırmanın bulgularına atıfta bulunarak, kültürün ülke ile tanımlandığı ve bir ülkenin tüm bireylerinin kültürel değerlerinin aynı olduğunun varsayıldığı gözlenir.

Günün Kavramı

Esnek Uzmanlaşma

Esnek uzmanlaşma kavramı, Piore, M. ve Sabel, C. F. ve Hirst, P. ve Zeitlin, J.’nin çalışmalarına dayandırılır. Kitle üretiminin yerini yeni bir üretim paradigmasına bıraktığının ileri sürüldüğü sözü edilen çalışmalarda yeni üretim modeli olarak esnek uzmanlaşma kavramının ifade edildiği anlaşılır. Piore, M. ve Sabel, C. F.’ye göre esnek uzmanlaşmanın yeni bir üretim paradigması olmasının yanında bireyin yabancılaşmasının giderilmesine katkı sağladığı vurgulanır. Postfordist dönemde makinenin bireyin kontrolüne girmesi ile bireyin entelektüel ve fiziksel kapasitesinde gelişim yaşanmasının, başka bir ifadeyle, gelişen teknoloji ile farklılaşan taleplerin karşılanması için insan kaynağının yeniden yapılanmasının esnek uzmanlaşma ile sağlandığı ifade edilir.
Esnek uzmanlaşmanın olduğu örgütlerde, rekabet avantajı sağlamak amacıyla farklılaşmış piyasalar için farklı üretimleri yapmaya uygun işgücü istihdamının sağlanması ile değişen tüketim taleplerine yanıt verilir.
Çağdaş Yönetim Yaklaşımları'nda örgütlenmenin postfordizm ve esnek uzmanlaşma ile ilişkilendirildiği görülür. Postfordizm; tüketim taleplerinin esnek üretim ile sağlandığı, işgücü açısından ve makineleşmede esnek uzmanlaşmanın benimsendiği, bilgi ve iletişim teknolojilerinin esneklikle kullanıldığı bir üretim yaklaşımı olarak kabul edilir. Postfordist dönemin ve esnek uzmanlaşmanın özellikleri olarak; esnek ve yatay yapılar, niş pazarlar, yetenekli işgücü, yaratıcılık ve inovasyona yönelim, artan tüketim, örgütlenme, iş yapma ve işe alım süreçlerinin yeniden yapılanmaları sıralanabilir. 

Bunu Biliyor muydunuz?

Birlik Ruhu

Birlik (takım) ruhu kavramı, bir grubun ve/veya birliğin, kendini oluşturan bireylerden daha fazla anlam ifade ettiğini ortaya koymak için kullanılır. Klasik Yönetim Yaklaşımı’nın teorileri arasında yer alan Yönetim Süreci Yaklaşımı’na önemli katkılar sağlayan Fayol, H., yönetimi bir süreç olarak ele alarak, yönetim fonksiyonlarına ait çıkış yollarının örgüt üyeleri aracılığı ile bulunacağını ifade eder. Yönetim fonksiyonlarına ait uygulamaların ilkelere dayandırılması gerektiğini ileri süren Fayol, H., geliştirdiği ondört yönetim ilkesi (iş bölümü, yetki ve sorumluluk, kontrol birliği vb.) ile örgütsel verimlilikte artış sağlanacağını savunur. Ondört ilkeden biri olan birlik ruhu (personel birliği, takım ruhu) kapsamında; güçlü örgüt için işgörenler arasında bağlılık ve uyum sağlanırken emir komutanın dikkatli uygulanmasına, takımların işbirliği içinde çalışmaya teşvik edilmelerine, bireysel yeteneklerin kolektif bütünlük içerisinde sergilenmesine, birlik içinde çalışarak uyuma katkı sağlayacak yüzyüze ve doğrudan iletişimin seçilmesine dikkat çeker.   
Özetle, Fayol H.’ye göre üst yönetimin görevi; işgörenlerin motivasyonunu yükselterek yönetim faaliyetlerini kontrol ve koordine etmek ve sözü edilen faaliyetlerde inisiyatif almaya teşvik edilen işgörenleri çalışmalarının karşılığında ödüllendirerek tüm örgüt üyeleri arasında uyum ve takım ruhu yaratmaktır. 
 

Kelime Öner

Son Aranan Kavramlar

    Yeni Eklenen Kavramlar

    Kitap Öner