Yönetim Sözlüğü

Aranan Kavram

Bürokrasi

Bürokrasi, rollerin, görevlerin, denetim ve yaptırımların hiyerarşi çerçevesinde tanımlandığı bir örgüt sistemidir. Bürokrasi, işgörenlerin sözü edilen kurallara ve ilkelere uygun olarak davranmalarını gerekli kılan ve eylemlerinden sorumlu olduklarını ortaya koyan bir çeşit örgüt yapısı olarak ele alınır. Bürokrasi, örgüt içi uzmanlaşma ile yapılan operasyonel görevler, departmanlarda gruplandırılmış işler, merkezi yetki, dar denetim alanı ve komuta zincirini takip eden karar alma ile karakterize edilir. 
Marx, K. tarafından ortaya konulan bürokrasi kavramı, toplumda egemen sınıfların çıkarlarına hizmet eden ve mevcut düzeni meşrulaştıran bir aygıt olarak ele alınır. Egemen sınıfın toplumun diğer sınıfları üzerinde uyguladığı hakimiyet aracı olan bürokrasi, örgütlerde ekonomik ve yönetsel sorumlulukları yerine getirmek için kullanılır. Weber, M. ise bürokrasiyi, büyük ölçekli örgütlerin daha etkili çalışmasını sağlayan bir örgüt sistemi olarak tanımlayarak, örgütlerin daha fazla değer yaratmalarına hizmet ettiğini ortaya koyar. Weber, M. örgütlerin büyüklüklerinin arttıkça daha bürokratikleşen bir yapıya sahip olma eğilimlerinin olduğunu ileri sürerek, ideal tip bürokrasinin, rasyonellik ve verimlilik için benimsenmesi gereken bir anlayış olduğunu belirtir. Weber M.’nin bürokrasi tarifinde işgörenlerin örgüt için gerekli olan beceri ve yeteneklerin toplamı olarak görülmeleri ile bir makine olan örgütün dişlileri haline geldikleri ifade edilir. Weber, M. bürokrasinin, sanayi toplumunun yaşam tarzına hizmet eden bir egemenlik anlayışı ve vazgeçilmez bir yönetim mekanizması olduğunu belirtirken, bireye daha özgür ve bağımsız bir anlayış sağlayan Aydınlanma Çağı ile çeliştiğini de ifade ederek, kavramın bireysel bir analiz perspektifinden değerlendirilmesi gerektiğini vurgular. 
 

Günün Kavramı

Adhokrasi

Çok belirgin bir tasarımı olmayan, tüm birimler ve fonksiyonlar üstü faaliyet gösteren, sınırların asgari düzeyde olduğu, karmaşık ve dinamik bir çevrede kolayca büyüyebilen, büyük ölçeklere ulaşabilen, genel olarak genç veya orta yaşlı organizasyonlardaki yönetim anlayışı olarak ifade edilir. Adhokrasi; formal kuralların olmadığı, gücün sürekli el değiştirdiği, resmiyetin sınırlı olduğu, koordinasyonun ve kontrolün uzmanlar arasında biçimsel olmayan etkileşimlerle ayarlandığı, yaratıcılık, yenilikçilik ve değişimi desteklemek için tasarlanarak uyum sağlamaya teşvik eden, organik ve merkezi olmayan esnek bir yapıyı içerir. 

Bunu Biliyor muydunuz?

Anomi

Sosyal bağın zayıflaması şeklinde ifade edilen anomi, sözcük anlamıyla “kuralsızlık ve değersizlik” durumunu anlatmak için kullanılır. Etimolojik olarak Yunan anomos sözcüğünden gelen kavram, sözcük anlamıyla “normsuz, yasasız olma” durumunu ifade eder. Anomi, bir toplumda kuralların geçerliliğinin yitirilmesi ve toplum tarafından benimsenecek yeni kuralların yaratılamaması ile bireyleri toplumsal bütüne bağlayan bağların kopması hali olarak nitelendirilir. Başka bir deyişle anomi, bireylerin belirli bir toplumda insan davranışlarını düzenleyen ve idealleri yansıtan sosyal değerlerle ilişkisinin zayıflaması veya kopmasıdır.
Durkheim, E. modern yaşamın anomi tehdidi altında olduğunu belirterek kavramı, dünyadaki değişim süreçlerinin yol açtığı, toplumsal normların bireysel davranışlar üzerindeki sınırlamalarının yitirilmesiyle sonuçlanan amaçsızlık ve umutsuzluk duygularını betimlemek için kullanılır.  Sosyal normlardan sapma durumu olan anominin, toplumun bireye önerdiği amaçlar ile bireyin söz konusu amaçlara ulaşmak için sahip olduğu yasal imkânların uyuşmadığı zaman güçlendiği ifade edilir. Toplum ve birey için acı veren bir durum olarak ifade edilen anominin, kendi çıkarlarını kontrol altına almaya çalışan toplumsal güçlere karşı mücadele eden bireyin giderek artan özerkliği şeklinde vurgulandığı görülür. Bireyin toplumsal bilincin zayıflamasına bağlı olarak gerçekleşen kendinden ne beklenildiğini bilmemesi hali olan anomi, tedavi edilebileceği düşünülen bir pataloji olarak değerlendirilir. 
Merton, R. K. kurumsal bütünün, kurallara muhalefet olmayı ve hatta onları çiğnemekten zevk almayı ortaya koyduğunu belirterek, kurumlardaki aşırı uyumculuğun yanında, karşıtı olan anomiyi üretebildiklerini de ileri sürer. Mayo, E. da toplumun entegrasyonu sağlama yeterliliği olmadığını savunarak, teknik değişimlerin (düşmanlık eğilimi, işbirliği yapma isteğinde gerileme, irrasyonel davranışlar geliştirme vb.) artması sebebiyle, anominin çağdaş bir sorun olduğunu vurgular. 

 

Kelime Öner

Son Aranan Kavramlar

    Yeni Eklenen Kavramlar

    Kitap Öner